1. 8. hafta - duman

    yansıma

    Dumanla haberleşilen çağlarda sıklıkla saldırı uyarılarını içeren mesajlar yükselirmiş gökyüzüne:
    Bir duman "uyarı"
    iki duman "sorun çözüldü"
    üç duman "büyük bir tehlike var"

    Karadayız, yanımız göl. Üç duman yaktık dağlara: gelmeyin. Bura kasvet. Bura Zvyagintsev filmleri gibi.

    ve biz o’nla kasvet severiz.
  2. Peşinen söyleyeyim 10.hafta İçin konu Önerim; merdiven

    9.hafta- güncel

    Yıkık

    -hikayesi-
    Bana Didem madak’ı özel olarak sevdireni hatırlattı bu kapı. Tüm yıkık haline rağmen beni gördüğün gibi mavi.
    /mutsuza iyi bakacağız. /
    ...
    Şubatta falan dağ laleleri çıkıyor ya
    Alıp ıslıyorum koca bir kâseye.
    Bazen yağmura bağırıyorum:
    Bas ulan! Bas evimi basacaksan!
    Yaşım yirmi altı oldu bu sene.
    Duvar döküldü rutubetten
    Beton gri bir kabak gibi ortaya çıktı.
    Bazen gecenin ortasında yağda yumurta pişiriyorum. (Göz)
    Dünyanın en ıssız cızırtıları bunlar Işıl,
    Duyuyor musun?
    Hayatı seviyorum yine de.
    İstersen iki kalp çizer altını da imzalarım.
    Bana beni kötülüklerden korusun diye verdiğin
    Cevşenü’l- kebir’i duvara astım.
    ...
  3. 9.hafta- güncel

    Ben sana, ev bana

    -hikayesi-
    Sesini duydum;
    iki okul arası koşuştururken, çocuk bağrışları arasında boşluğu gördüm, evi gördüm, o’nu gördüm. Sonrası şiir;

    Sen evden de benden de gidersin bazen
    Yol seni bekler, yola koyulursun üşenmeden.
    Susar derinden ev, ıssız halidir.
    Ben sana, ev bana, sen eve, ev sana
    Kara kara bakar ya bazen
    Ah kıyamaz hani kimse kimseye.
    Evin içerlek halidir, boynu eğilir.
    Mutfakta çayın sesi demlenir
    Sabah, benim sesimde sonbahar
    Senin sesinde bir çocuk
    Ev mutludur halinden, pötikarelenir.
    Ben sana, sen bana soyunursun bazı geceler;
    sen kendinden sarkarsın, ben kendimden.
    Benlerimi saysın sabah Şerife teyze
    Evin dağınık halidir.
    (bkz: Birhan Keskin)
  4. 10. Hafta - merdiven

    Yaşam belki de o tıkalı andır
    ...
    benim payıma düşen, terk edilmiş merdivenlerden inmektir.
    ve ulaşmaktır bir şeylere çürüyüşte ve gurbette
    benim payıma düşen anılar bahçesinde hüzünlü bir gezintidir.

    ve “ellerini
    seviyorum” diyen
    sesin hüznünde ölmektir.

    ellerimi bahçeye dikiyorum
    yeşereceğim, biliyorum, biliyorum, biliyorum..
    ve kırlangıçlar mürekkepli parmaklarımın çukurunda
    yumurtlayacaklar.
    ...
    (bkz: Furuğ Ferruhzad)


    Merdiven benim göğümdür bir adımda sonu gelmeyen. Eh, o merdivenlere tırmanma sebebim oldun.

    Seni seviyorum.